Aşk,Sevgi,Evlilik,İLişkiler,Çocuk

evlilik (1) nasihat (1) sabır (1)

25 Şubat 2016 Perşembe

Göçmen kuştan haber var..


Göçmen kuş gideli,10 gün oluyor neredeyse, suskunluk, gitti gideli ondada bende de ,ikimizden de ses çıkmıyor,ilk hamle kimden olacak bakalım tabii ki benden değil...

Sabah saatin alarmını duydum, ama yataktan çıkamıyorum,canımda istemiyor aslında,kalkmamda gerek kızlara, kahvaltı hazırlamam okula gidecekler,telefonum yatağımın, yanındaki komidinin üstün de duruyor, ikinci alarm da çaldı,elime aldım susturayım dedim o ne birden, irkildim, bir mesaj geldi ,sabah sabah kim acaba ? diye baktım whatsapp' dan yazılmış aşkım 'dan yeşil yazılar açıp açmamakta tereddüt ettim, kalbim çarpıyordu ,kaç gündür ses yoktu, merakta ediyorum, ama gururum engel oluyor "Günaydın " yazmış beni merak etmiş "nasılsın" diyor ,telefonu aldım yorganın üstüne koydum.cevap yazmadım.ama okuduğumu anlamıştır teknoloji, hem iyi hem kötü.

Bir şey yazmadım, kalktım yataktan,içimden bir şey kopmadı desem yalan olur ,aslında kendime bile itiraf edemiyorum,ama evde onun yokluğunu çok hissediyorum..galiba..göçmen kuşumu özledim..::((

Oda özledi galiba..Belki özlemiştir,kızlara hemen hızlı bir şekilde kahvaltılarını, hazırladım,odalarına gittim onları kaldırmak için baktım onlara ne güzel uyuyorlardı, Onlar doğduklarından beri hep aynı yatakta yatıyorlar, büyüdükçe yatakları da büyüdü şuan çift kişilik kocaman bir yatakta, yatıyorlar ,araları girdim sıcacıklardı sarıldım onlara, boynundan koklayarak öptüm, öptüm ben onları hep "Cennet kokulu kızlarım" diye severim onları, onlar benim cennetim,sevgime öpüşlerime dayanamadılar, nazlanarak da olsa kalktılar.Kahvaltılarını yapıp okula gittiler.

Ayrıca kızların bir an önce okula gitmeleri istedim sanırım,Odaya gittim telefonu tekrar aldım.Mesajı tekrar okumak istedim Ne yapayım acaba ? Cevap vereyim mi ? yoksa vermeyeyim mi diye düşünürken,telefon çaldı irkildim birden baktım o arıyordu,bir süre çaldı,kararsız kaldım ama nereye kadar dedim,açtım "Alo" dedim."Cevap yazmadın " dedi.merak ettim dedi sustum."Kızlar gitti mi okula ? "Evet " dedim "nasılsın dedi" kısa kısa kelimeler çıkıyordu ikimizden de  "İyiyim"dedim sanki cevaplarım yüzyıllar ötesinden geliyor gibi uzaktan,ağır ve soğukta " sen nasılsın" dedim sanki benim sormamı bekliyormuş gibi "İyiyim " dedi konuşmalarımız sadece hal hatır sormadan öteye gitmedi."Sonra tekrar ararım seni,bir kaç arkadaşla konuşacağım " dedi ve kapattı.

Kahvaltı masasına oturdum.aslında sesini duymak,bana iyi gelmişti galiba,içimde bilemediğim bir sevinç oldu,hani bir umut doğar insana da, yaşama sevinci gelir ve mutlu olur öyle bir şey..

İşe gittim aslında, hep onu düşündüm.Gidişi koymuştu bana ,gerek yoktu gitmesine,burada da kalabilirdi, her şeyi yoluna girebilirdi.Ama o gitmeyi tercih etti ,ben buna kırıldım,benle konuşmadan,kendi karar vererek aldı biletini ,canımı acıttı ,sanırım ona soğukluğum,bu yüzden bu sabahki konuşmam...

Aradan iki gün geçti,bugün yine aradı mesaj yazmadan,akşam rahatsızlanmış,kalbi ağrımış,sırtına vurmuş bir an gidiyorum sanmış yani kalp krizi geçiriyorum diye düşünmüş".Seni düşündüm" ,o an dedi.Ben dedi "keşke" dedi.sustu.sustu.sustuk.
Birden ben seni "çok özledim " dedi bir çırpıda çıkıverdi ağzından,ben nefesimi tutmuşum ,yutkundum  bir şey diyemedim.bir yandan gururum.bir yandan canımın yanması ne diyeceğimi bilemedim.Bana akşam olanları anlattı heyecanla korkuyla ,elbette üzüldüm ,ona bir şey olsaydı,onu kaybetseydim çok üzülürdüm...

Sonra uzun ve derin bir sessizlik oldu.Ne oldu dedim.ben "geleceğim sanırım",olmayacak böyle" dedi."Sen orada ben burada olmayacak bu şekilde" dedi."Yanlış yaptım düşünmeden hareket ettim,senide üzdüm,beni affet " .

Ben sadece dinliyordum."Bir şey demeyecek misin ?"Ne diyeyim dedim" aslında ona bağırıp çağırabilirdim,ama yapmadım içime söyledim bunları..sustum..

"Gel o zaman " dedim.Sanki onu dememi bekliyormuş gibi nasıl mutlu oldu,gülümsedim,ama o görmedi,ama hissetmiştir."Ben sana git demedim ki " dedim telefonu kapattıktan sonra."kendin gittin"

Biliyorum ,o benim Göçmen Kuşumdu.Gitti geleceğini biliyordum.O yapamaz bensiz,bende onsuz ikimizde biliyoruz bunu.Gider şöyle bir hava değişikliği yapar gelir.

Son zamanlarda çok sıkıldım maddi olarak,onunda fazla üstüne gittim,elinden bir şey gelmeyince ben sakinleşeyim diye gitti.Sanırım beni özlesin diye düşündü. özledim mi ? ÖZLEDİM GÖÇMEN KUŞUM ÖZLEDİM...


.

ikizlerde güzel bir günden,güne..



Kaç gündür internet yoktu yazamıyorum,telefondan da yazılmıyor,illa Laptop dan yazacağım,neyse parasını ödedim açıldı internet:)) Dün izinliydim kızlarımda okula gitmediler.madem öyle o zaman şöyle güzel bir sabah kahvaltısıyla güne başlayalım dedim.Krepler yaptım, masayı donattım,anlayacağınız özel olsun istedim bugün onlar için,her zaman beraber aynı gün evde olmuyoruz onlar okula ben işe gidiyorum çünkü.Keyfiyle uzun uzun sohbetle kahvaltımızı yaptık.kızlarımla beraber masayı topladık ardında evi şöyle  bir topladık üç elden,eskiler ne demiş "kız olsun çamurdan olsun" demişler ne güzel demişler.Her annenin bir kız evladı olmalı bence diye düşündüm.Bu güzel bir duygu ve özel bir andı doğrusu çünkü bir kız, annenin öbür yarısı derler bende ikiz olunca benim tamamım onlar:)) kaymaklı kadayıf tabi ki bendeki durum, yani çok keyifli ,bir ah, ne keyifli bir bilseniz.


Ortalık toplandı şöyle kızlarıma bir keyif kahvesi yaptım,balkonda çok güzel artık,baharın o tatlı ılık esintisi yüzümüze geliyor ,bu bizi dahada rahatlatıyordu.havadaki bahar kokusu hepimizin çok hoşuna gitti,kahveler keyifle içildi kızlar "bu kadar keyif yeter " dediler haklılar iki hafta sonra büyük sınav var.Salonda yemek masasına her zamanki gibi yayıldılar test çözmeye başladılar bile.Onlar masaya oturunca bende bitirmek üzere olduğum kitabımı "Böğürtlen Kışı"onu bitirdim,gerçi az kalmıştı 2.5 günde bitirdim  bir solukta okudum güzel etkileyici bit kitaptı okumayan varsa tavsiye ederim.Evde bir huzur havası vardı çok sevdiğim anlardır bu anlar,salonumuza güneş girmiş, odamızı ısıtmış,salon penceresi azcık aralı, içeriye giren ılık ılık esen rüzgar of işte bu huzur kokusu dedim, kızlarıma bakarak...



Sonra kalktım dışarı çıkıp ödemeleri yapmam gerekiyordu, hava çok güzel olunca, ayağıma en rahat ayakkabılarımı giydim,bu havada yürümeliydim, mutlaka, güzel havayı ciğerlerime çekmeliyim dedim, ve attım kendimi dışarı,herkes dışarıda sanki nasıl kalabalık ortalık, parklar dolu banklarda insanlar parklarda çiçekler, çok güzel dizayn edilmiş belediye çalışmış yani güzel peyzaj olmuş ,boş bulunan bir banka oturdum fıskiyeler'in şırıltısını dinleyerek biraz vakit geçirdim, etrafa bakınarak,aslında işim olmayacak o güzel parkta öylesine oturacaksın saatlerce, ama kalkmak zorundaydım,işimi bitirip akşama kızları sinemaya götürmeyi planlıyordum, demedim onlara ama, sürpriz olsun istedim.



İşimi bitirip, doğru eve gittim, baktım kızlar hala çalışıyorlar,Beni görünce pek sevindiler, dedim ki hayırdır "Annem, dediler çok acıktık biz " hım anlaşıldı beni görünce sevinme, sebepleri dedim, güldüm, kendi kendime,hemen dolaba yöneldim, hızlı bir şekilde yemek hazırladım, bende açıkmışım.


Yemeğimiz yedik karnımız bir güzel doydu "Şöyle güzel bir çay olsa da içsek dedi." Bahar kızım, hadi bakalım ona da tamam dedim bugün, anneliğimin hakkını tam vermeliydim :)) bir göz kırptım Bahar'a ,bizimki pek mutlu oldu.Çay demlendi içildi oh mis.

Kızlara hadi bakalım hazırlanalım, nereye dediler "sinemaya "sıkıldık uzun zamandır "Osman Pazarlama"  bizi bekler ,aman ne sevindiler koşarak odalarına gittiler hazırlanmaya,bende odama.

Hazırlık,araba,sinema geldik bile, oturduk sinemanın oturaklarına baktım, kızlar pek mutlu ,keyifli isabetli bir karar vermişim dedim içimden.ışıklar kapandı başladı film aman ne eğlendik güldük deşarj olduk, kızlarla uzun zamandır program yapmamıştık, iyi geldi bize, güzel bir gün oldu.Sabahtan akşama kadar keyifli oldu.

Allah nasip edipte üniversite'ye giderlerse onlara güzel anılar,biriktirmek istiyorum,çünkü gittiler mi okumaya diyorlar ki unut artık onları, uzun zaman okul sürecek, hele birde okudukları şehirde çalışırlarsa ,of neyse şimdi bunları düşünüp üzülmek istemiyorum.

Bir süredir aklımı hep bir düşünce aldı.kızlarım kazanınca,başka bir şehirde,,ben onları nasıl yalnız bırakacağım, bu düşünce beni sardı,orada başka, bir başka şehirde,nasıl alışacaklar,kimler çıkacak karşılarına,haberleri dinledikçe yüreğim ağzıma geliyor ,üzüntü doluyor içim tedirgin oluyorum düşündükçe.

Hatırlıyorum biz küçükken sokaklarda rahatça oynardık,hatta gece bile,mahallede erkek çocuklarla beraber,ne ailelerimiz korkardı nede biz, aklımıza kötülük falan gelmezdi,hiç bir zamanda kötülük görmedik.Ne oldu toplum böyle, oldu bilemiyorum ,ahlak bozuldu,bu sapıkça durumlar ne olacak bu ülkenin hali bilmiyorum, bunları düşündükçe aklımı oynatacağım,gittikleri yerde ya başlarına bir şey gelirse, diye düşünmekten, televizyonda çıkan cinayet,tecavüz olayları izledikçe kötü oluyorum.bakalım ne olacak.

Kızlarla ilgili bir olay anımsadım,bunlar 3.4 yaşlarında falanlar babasıyla, parka götürmüştük,şehirde bulunan büyük bir parktı bu mahalle parkı değil,park baya kalabalık çocuğunu alan gelmiş, yani biz gibi, bunlar salıncağa, kay kaya biniyorlar babasına dedim bir ara gel, dedim gözden kaybolalım, bakalım bizi göremeyince, ne yapacaklar, oda tamam dedi.Biz biraz uzaklaştık ,bakınca onlar bizi göremezler,ama biz onları görüyoruz.Bunlar oynuyorlardı bir süre sonra anladılar, galiba bizim olmadığımızı, etrafa bakınmaya başladılar,bakıyorlar biz yokuz yan yana geldiler bunlar el ele tutuştular, nasıl tedirgin bakıyorlar, yüzlerini bir görseydiniz ağladı ağlayacaklar, ellerini hiç ayırmadan orada ortada öylece kaldılar bizde hemen çıktık, baktık çok korkacaklar, sadece acaba ne yapacaklar, diye  ama, hemen el ele tutuştular, destek oldular birbirlerine ,bizi görünce nasıl sarıldılar, sıkıca hemde.15 yıl oldu bu olay ama hiç unutmadığım hafızamın, köşesinde hep taze kalan bir andır o an,şimdi düşünüyorum da, onları nasıl başka bir şehirde bırakacağım,yapayalnız kalacaklar ,Allah'a duam onların ellerini birbirinden, ayırmasın tıpkı o parktaki gibi,elbette onların ayaklarının üstünde duracak, ama ben artık onlar için güvenli bulmuyorum,korkuyorum sadece anne olarak,bu kadar kötülük varken etrafta, elbette korkuyorum benim gibi bu durumda olan tüm annelerin korktuğuna eminim.Artık sürekli gidip gelip ilgilenip kontrol edeceğiz artık birde  "Allahım  ikiside aynı şehirde kazansınlar inşallah,"en büyük duam bu...

Güzel bir günden nereye geldim.Ama yapacak bir şey yok annelik böyle bir şey daldan dala atlamaktır ...

21 Şubat 2016 Pazar

Yaşamıma dair kararlar




Hayatımla ilgili bazı kararlar aldım,artık kendimi fazla üzmeyeceğim kimse için (Çocuklarım hariç) olmadık olaylara girmeyeceğim,uzak duracağım,özellikle beni ilgilendirmeyen olaylara,tarafsız ve uzaktan bakacağım.Kendimi biraz daha fazla düşünüp, değer vereceğim, kendi isteklerimi ön planda tutacağım bencil desinler duymayacağım bile.Kimsenin beni maddi manevi kullanmasına izin vermeyeceğim, yeri geldi mi hayır demesini,yok demesini öğreneceğim.yavaş yavaş öğreniyorum merak etmeyin.

Kendime daha çok zaman ayıracağım,beni seven  ve düşünen dostlarımla değerli zamanımı ayıracağım fazla kimse istemiyorum hayatımda,sürekli sorun anlatan, dert anlatan ,dert yanan insan istemiyorum,ben anlatınca derman olmuyorlar çünkü..

Evlatlarımı hep ön planda tutacağım,onlar için yapabileceğim her şeyin sonuna kadar yapacağım.Çünkü insanın ailesi her zaman yanında olanda zor anında bir tek onlar oluyor tecrübe ile öğrenilmiştir.

Bedenimi daha fazla yormayacağım,ev işlerini canımın isteği zaman istediği kadar yapacağım,Benim evime gelen bana gelsin evimin temizliğine pisliğine değil,bir yerime bir şey oldu mu  bakan kimse olmuyor çünkü herkes uzaktan bakıyor.

Görmek istediğim yerler var,oraları fırsatım olduğunda gezeceğim bana değerli anılar olsun istiyorum yaşamımda torunlarıma anlatacağım.

Paramı çarçur etmeyeceğim benim için en kıymetlilerime harcayacağım evlatlarıma sevdiklerime küçük hediyelere para kolay kazanılmıyor çünkü.

Her anımı mutlu olmak için çabalayacağım,umutsuzluklar ve zaman kaybı istemiyorum hayatımda artık.Yaşamımı gözden geçiriyorum ,artık fırsatım var şu sıralar.Beni üzen,mutsuz eden ne varsa arkamda bırakacağım,gerekirse yaşamıma yeniden yön çizeceğim ama bu sefer daha mantıklı bir kararla,artık yaşım 48 oldu,ne genç neden yaşlıyım,ne kadar ömrüm var bilmiyorum,ama her anım değerli artık,değer verdiklerime harcayacağım zamanımı.

Evimi harcamalarımı,düzene sokacağım,önümde ikiz kızlarımın üniversite hayatları var onlara para gerekli,onlara iyi bir istikbal sağlamam gerekli ki ayaklarının  üstünde dursunlar benim gibi,hayatta hep dik duracaklar anneleri gibi.

İşte bu yüzden hayatımızda temizlik zamanı iyi düşünüp iyi kararlar alma zamanı zaman geçiyor ömür bitiyor..

Hayatımızın iyiki leri ve keşkeleri



İnsan hayatı boyunca seçimlerini yaşamıştır hep öyle değil mi?Kader! diye söylenip dururuz ya aslında kaderin bir suçu yok tamamem bize ait seçimimizdir.Elbette kader ve tesadüfler vardır hayatımızda inkar etmiyorum, ama Allah insana akıl da vermiştir mantıklı düşünüp kararlar versin diye,Tesadüfler olabilir onlara lafım yok,çünkü tesadüfleri kimse ayarlayamaz,onlar  o kadar saliselik olaylardır ki buna kimse anlayamaz bile,derler ya bir insanla çıkmaz sokakta karşılaşamazsın ama, o kalabalıkta gelir seni bulur derler.işte bu tamamen tesadüftür.


Dedim ya seçimler düşünmeden, acele bir şekilde yapılır, işte bunlar insan hayatını tamamen etkileyen bir durumdur,hayatı karartır ,yaşanmaz hale bile getirebilir, ama çok da güzel yapabilir kısmet artık ne denk gelirse.bunları önceden bilemeyiz ancak yaşayarak anlarız.Bazen bu seçimler esnasında insanın gözü kör kulağı sağı oluyor, hiç uyarı içeri girmiyor algı kapanıyor tüm duyular kapalı oluyor, mantık dışarı duygularla hareket ediliyor.Aslında  olmuyor mantıklı düşünse.zamana yaysa bazı şeyleri hata yapmaz insan,olmuyor işte yaşanacak şeyler oldu mu her şey engel oluyor insana kendisi bile.

İşte bu düşünmeden verilen kararlar, insanın keşkelerini oluşturuyor hayatının.keşke tanışmasaydım,keşke karşılaşmasaydım,keşke evlenmeseydim.bunlar keşke, keşke.. diye uzayarak gidiyor işte, pişmanlıkla beraber, dönüşü olmuyor tabi ki yaşanıyor hepsi, gerçi tecrübede oluyor insana bu keşkeler.İşte bu keşkeler birikip küme küme yığılarak mutsuzlukları oluşturuyor.

Benimde keşkelerim vardır hayatımda,Keşke Üniversiteyi okusaydım, ama çalışmak zorundaydım.Keşke evlenmek için acele etmeseydim ,ama bu keşkenin içinde iyi ki dediğim tek güzel şey evlatlarım iyi ki doğurmuşum onları ,özellikle  üçüncü hamileliğim olmasına karşın iyi ki ikiz kızlarımı doğurmuşum, onlar hayatımın anlamı,yaşam merkezim , yaşama sebeplerim,sevinçlerim,umutlarım her şeyim onlar, oğullarımı da seviyorum ama kızlar başla onlar her daim korunmalı sahip çıkılmalı..

Mesela, keşkelerimin içinde keşke emekli olmasaydım daha çalışsaydım diyorum,çabuk verilmiş bir karar oldu.o zaman olması gerekendi belki,  başka alternatifler bulunurdu o zaman şuan az bir maaşla çalışıyor olmazdım.Ama çok şükür diyeyim Allah'a isyan olmasın.

İnsan evliliklerinde de çabuk karar vermemeli doğru zaman doğru insan olduğu zaman evlenmeli,ikinci evliliğimde acele verilmiş bir karar oldu,keşke daha mantığım la karar verseydim ve doğru insanla olsaydı.Şimdi mutsuz muyum değilim ama kayıplarımı düşünüce keşke mantıklı olsaydım diyorum.


Evlilik kadın ve erkek için dünya evine girmek de derler,hayatı birleştirmek de , ama bu eskiler derler ya davul bile dengi dengine denginle olmadımı,annemin tabiriyle yerine düşmedin mi yaşam mutsuzluk,huzursuzluk,bazende hayatın zehir olması da denir.



Evlilik nedir ? Yol arkadaşlığı ,hayatın paylaşımı,sevgi,anlayış,şevkat,merhamet,hayat ortaklığı,uyumdur bana göre evlilik, aslında çok güzel bir kurumdur evlilik ama dediğim gibi denge varsa güzeldir..



Evlikte çiftler birbirinden neler bekler? neler olmalıdır ?

1.Evlendiğin kişiyle aranda fazla yaş farkı olmayacak çünkü illaki düşünce farkı oluyor ,genç olan canlı cıvıl cıvıl yaşını almış olan yaşamış doymuş oluyor arada işte sana uyumsuzluk yaşlar yakın olacak aynı canlılıkta olunca paylaşımlarda uyumlu olur diye düşünüyorum.
2.Evlendiğin kişi ile kültürleriniz aynı olacak, yani aynı coğrafyanın insanı olacaksın,çünkü adetler farklı oluyor,o zaman herkes kendine uydurmaya çalışıyor kimse uyamıyor tabi ki o zaman anlaşmazlık çıkıyor.
3.Mutlaka ortak bir noktanız ,yani aynı anda keyif aldığınız ve hoşlandığınız şeyler olmalı ki yaşam keyifli olmalı.Yoksa da beraber bir şeyler öğrenip keşfedebiliriz.
4.Kıymet bilinip,değer verilirse mesela en basit örnek,eşlerden biri yemek mi yaptı,evde ev işinde yardımda mı bulundu o yapılan yardım fark edilip övgüler iltifatlar da bulunulursa bak sonucu ne güzel olur deneyinde görün erkekler..
5.Vicdanlı olunmalı,eşini düşünüp onu iyi anlayıp algılarsa üzerindeki yükü de almalı, bu kadın veya erkek diye düşünmüyorum, erkek zorlanıyorsa kadında çalışmalı ki eşini yükünü alsın, hayat müşterek değil mi zaten ,erkek de çocuk bakımında kadına yardımcı olabilir birlikte büyütmeli çocuğu bu konuda kadına destek şart.
6.Saygı diyorum evlilikte en önemli olgu.eşler birbirine,kişiliğine saygı duyacak ki uzun ömürlü ilişkiler olsun ,saygı olmadı mı zaten sevgide kendiliğinden gidiyor,sonuç tabi ki hüsran ..
Tabi ki bu kadar değil evlilikte olması gerekenler, ben evlilik uzmanı değilim ama sadece tecrübelerim veya olmasını düşündüklerim bunlar,paylaşıyorum eksik ve yanlışlarım olabilir ama sonuçta iki evliliğim oldu en azından olması gerekenleri öğrendim tecrübeyle faydalı olur inşallah.

Ne diyordum aslında ne kadar basit şeyler,eşler bir birine saygı duyacak.kıymet bilecek,vicdanlı olacak,sevgisini esirgemeyecek gösterecek,birlikte güzel vakit geçirmesini öğrenecekler ve birbirlerine ayrı ayrı ortak alanda bırakacaklar ,ama en başta maddiyat çalışacak, mutlaka gelirleride olacak yoksa o zaman geçim sıkıntısı olur, o zaten apayrı bir durum.geçim sıkıntısı yoksa bu söylediklerimi uyguladılar mı mutlu olmamak için sebep yok,ama bunlardan biri eksik olunca ilişkiler domino taşı gibi teker teker gidiyor ve bitiyor.

İşte bu yüzden iyi kararlar verilmeli duygulardan çok,mantıkla karar vereceksin, keşke dememek için yoksa bir ömür boşa gidiyor kayıp bir hayat oluyor.Boşanmalar oluyor sonunda.

Artık ne çok boşanmalar var,kimse evliliği sürdüremiyor uzun soluklu evlilikler kalmadı artık,parmakla gösterilecek kadar az,neden acaba insanlar tahammülsüz mü oldular birbirlerine özen yok,itina yok,saygı yok,tutarsızlık almış başını gidiyor.bazı şeylerinde çivisi çıkmış derler ya sanırım o yüzden.

Ben neden iki evlilik yaptım o zaman diyeceksiniz.İlk evliliğim 18 yıl sürdü uzun bir yıl aslında hep özveri ,hep fedakarlık yapan ben yoruldum o yazdığım maddelerde yoktu sonuç ayrılış oldu.Oysa ben kolay mutlu olan, küçük şeylerden mutlu olan bir kadınım ,sevgiyle yoğrulurdum ama olmadı kısmet o kadarmış, kültürümüz coğrafyamız uymadı,adetlerimiz,yetiştirilme tarzımız farklıydı o hoyrat bense narindim olmadı işte..İkinci evliliğim nasıl diyeceksiniz aslında oda acele verilmiş bir karar oldu ama nasipmiş oldu ,yazdığım o maddeler tamam bunda da, işsizlik sıkıntı yani maddi sıkıntı şuanda o başka bir şehirde iş arama ve çalışma umudunda dedim ya, her şey denk değil birini tuttursam öbürü tutmuyor, dört dörtlük olmuyor tabi  ki yaşam, ama en azından üç dörtlük olabilirdi.neyse dedim ya doğru ve mantıklı düşünmek gerek her zaman sonunda üzülmemek için,işte evliliklerde iyi düşüp karar vermek gerekiyor benimde hayatımdaki acele kararlarım ve keşkelerim var , ama, iyi ki evlatlarım var Allah'ımın bana verdiği en değerlilerim ve lütfu bana.

hayatınızda keşkeleriniz az,iyi ki lerinizin çok olduğu bir yaşam diliyorum ..sevgiyle kalın..

17 Şubat 2016 Çarşamba

GÖÇMEN KUŞUM

Sustum,artık kelimeleri boşa harcamanın anlamı yok,çünkü anlamsız kalıyor,durup bekleme zamanı,nadasa koydum bizi bakalım hasat olacak yada,bütün bin bir emekle, yapılan herşey boşa gidecek.Çünkü emekler verildi,zaman harcandı,sevgi verildi,verilebilecek her şey verildi bu ilişkiye...

Her şeyi zamana bıraktık bakalım,zaman bize adil davranacak mı? davranmazsa ne olacak ? yeniden sil baştan ,yoruldum ruhum yoruldu bu yeniden başlamalar dan sen göçmen kuş misali ,bense serçe, hep bir göç zamanısın sen,  sıcak ülkelere göç ederken,ben dayanıksız, narin,ürkek bir serçe'yim  hep yuvamda olayım isterim,korkarım başka başka yerlere, şehirlere gitmekten yaşayamam ben demiştim, sana oysa başta,sen beni dinlemedin galiba ,nasılsa ikna ederim diye düşündün.yanlış düşündün "canımın içi" yanlış düşündün.

Sen şimdi git, göç zamanın dır senin,benimse bekleme.Sen şimdi gittin ya yerin boş,pijamaların kalmış,terliğinin teki ters dönmüş  derler ya bir yolcuk var böyle durumda,terliğin bile işaret etti gideceğini.

Sen gittin ya ev boş,odalar boş her yer sensizlik kokuyor.kokun kalmış yastıkta,ne zaman yıkarım bilmem,belkide  kokun giderse benden, yok olursa ya da ,sen ne zaman gidersen benden o zaman ..

Nerde bu düzen,neden hep böyle yaşıyorum,yalnız kalıyorum,sonu hüsran sevdalar,sonu hüsran emekler,neden her şey elimden uçup gidiyor,savruluyor,nerde hata yapıyorum,benmi yanlışım sevdiklerimmi yanlış bilemedim.Oysa ne güzel başlıyor,inanıyorsun her şey güzel olacak,kalbin yerinde çıkacak gibi oluyorsun,hep onu görmek istiyorsun...kavuşuyorsun...hep görüyorsun yanında ,seviyorsun.seviyorsun..sonra mı ? o gidiyor!

Gitme bile diyemiyorsun ona,gidecek yol almış artık,bavullar hazırlanmış,biletler alınmış,şaka sanıyorsun,vakit yaklaşıyor hatta sen bırakırmısın? diyor,bırakıyorsun otobüse biniyor el sallıyorsun
vedalara mı ? belli değil ..

Sabah arıyor ben geldim diyor,bende tamam diyorum kelimeler tıkanıyor boğazımda,ne denir bilmiyorum sadece "Hayırlısı olsun" diyorum.olsun diyor..

Hayırlısı olsun, ne ucu açık bir temennidir sonuçta ne düşünürsen düşün,çabala sonuçta olan o, değil mi ?. senin için yazılan,hayırlısı hakkımızda.Ha birde telefonda dedim ki ona beni yokluğuna alıştırma,beni habersiz bırakma,yokluğuna alıştıracak kadar yalnız bırakma, sonra alışırım yalnızlığa...anlamıştır.anladı zaten..güldü oda huyumu bilir alıştım mı yalnızlığa sadece kendimi isterim,çok seviyorum sensiz yapamam dese de istememm..

Şimdi serçe yüreğim,üzgün,kırgın,beklemekte,zamana bıraktı ruhunu,nadasa bıraktı,dinlenmeceler de şuan.Aslında kırıldı ama söylemedi,en korktuğu duygudur, kırgınlık,kızgınlığı geçer de kırgınlığına ne diyecek bilmiyorum.

Ah göçmen kuşum,yüreği yaralı kuşum.yuvasında yalnız kaldı.Ah göçmen kuş,kanadı kırık serçen seni beklemekte bilesin... 



Yazan.Semiha Yücel

16 Şubat 2016 Salı

mutluluğa davet



Ben gidiyorum mutluluğa,sizde gelin,
Bakıyorum çiçeklere,
Boynunu bükmüş papatya'ya
Sende gel diyorum.
Renk renk laleler,Sizde gelin
Güller,menekşeler,şebboylar,
Tüm mis kokan kokan çiçekler
Sizde gelin koşun
Gökteki kuşlar,kelebekler,arılar
Gelin gelin sizde gelin
Baharın habercisi bütün canlılar

Bizim kervanımıza sizde katılın
Ben mutluluk ülkesine gidiyorum
Terörün olmadığı,barışın olduğu
Kadınların,kızların öldürülmediği
Açlık,fakirliğin olmadığı yerlere
Çocukların ölmediği,yetim kalmadığı
Şehitlerin olmadığı ...
Mutsuz insanların olmadığı
İnsanların birbirini,sevdiği
Yardımlaştığı,insanların insanca davrandığı,
Bir mutlu ülke arıyorum
Ne kadar güzellik varsa orada yeniden
Sıfırdan bir başlangıç istiyorum
Mutlululuk ülkesine gitmek istiyorum...


13 Şubat 2016 Cumartesi

Ah bir sitem bir sitem

Bugün herşey üstüme, üstüme geliyor herkes de bir sitem  sormayın gitsin.Annem sitem ediyor, aramıyorsun diye,oğlum sitem ediyor aramıyorsun diye,kızlar ayrı sitem,eşim ayrı sitem yani herkes  ayrı kafada ben kime sitem edeyim bilmiyorum.Gideyim dağlara,taşlara sitem edeyim nasılsa onlar dayanıklıdır.

Kendimi öyle yorgun  hissediyorum ki,öyle böyle değil ,ne yediğimin tadı var,ne de yaşantımın hep bir telaş beni yoruyor.Yaşamdan öğütler veren ben, ne oldu diyorum,kış depresyonu oldum galiba, bir isteksizlik bir keyifsizlik bilmiyorum kızlar huysuz LYS hazırlanıyorlar onlar asabi,havalar bozuk bir depresif haller herkesde.

Annesin ,eşsin herkes senden bir şeyler bekliyor,Çalışıyorum yoruluyorum,gönlüm yorgun ,bedenim yorgun bir tuhaf haller anlayacağınız.

Sabah kalktım allahtan işyerine tek tip kıyafet giyiyoruz ,siyahlar tamda ruh halime uygun,bir ruj, bir kalem allık  , saçlarımı da arkadan at kuyruğu yaptım ,valla topuklu ayakkabı ile uğraşamam dedim bot tarzı ayakkabımı giydim haydi işe .

Nedense ortalık sessiz insanlar evinde tabi havada yağmur var,puslu hava, oh evde olup yatmak ne güzel olurdu diye geçirdim içimden ,kızlarda okuldaydı....puf kızım topla kendini iştesin şuan hatta  bu satırları yazarken bile.


Kızlarda pek huysuzlar bu aralar şu sınavlar bitsede normale dönse çocuklar hayat da normale tabi,ne stresler artık birbirlerine çatıyorlar aman ne kibar kavga ediyorlar sormayın,çok şükür saç başa falan kavga etmiyorlar :)) 

İkizlerim güzel kızlarım, allahım inşallah güzel yerleri kazanırlar okursunuz,emek veren tüm çocuklar kazansınlar.

Neyse yazarken açıldım galiba iyi geldi ,bu sıralar bana en iyi gelen şey yazmak galiba saçmada olabilir ama  aklıma ne geliyorsa yazıyorum umarım okuyorsunuzdur beğeniyormusun bilmiyorum tabiki beğeni az :(( yorum yok :(( şaka şaka neyse sevgiyle kalın..